Türkiye’nin kapsamlı tarih ve kültüründe Dilek Yarımadası üzerinde deniz seviyesinden yaklaşık 910 m. yüksekte, kuzey tarafı Efes Antik Kenti,batı tarafı Prien,altı ise Davutlar mevkiidir.
İnsanoğlunun vermiş olduğu bütün zararlara rağmen,hala önünden akan akar suyun ziyaretçilerinin içemeyeceği derecede soğuk olduğu ve bölgenin büyük bir su kaynağını oluşturduğu bilinir.Günümüze kadar insanoğlunun, mevsimlerin ve zamanın tüm koşullarına dayanarak gelmesinde ki en büyük etken,zamanın da ibadet okulu olarak kullanılan bu manastırın inşa edilirken kurşun kullanılarak desteklenmiş olmasıdır.
Bölgenin Turizm Müdürlüğü ve belediyesinin bir arada yaptığı bir araştırmada,bir büyük ve bir küçük kilise olmak üzere manastır da iki kilise,yaşam alanları ve mutfak bakanlıkça korumaya alınmış ve tescil edilmiştir.
Görünüş ve yapı itibariyle Meryem Ana Kilisesi'yle ortak yanı çok olan manastırın  aynı zamanda St. Jean Kilisesi'yle de çok benzediği gözlemlenmiştir.Çevresinde bulundurduğu diğer tarihi güzelliklerle olan benzerliğinin yorumlaması ise her birinin bir liman şehrinde bulunması veya birbirlerine çok yakın olmalarından kaynaklanmaktadır...