Rüstem Paşa Külliyesi’ne bağlı binalardan;cami,medrese, imaret ve kervansarayın Sinan tarafından yapıldığı, eserlerinin listesini veren tezkirelerde geçer.Külliyenin vakfıyesinde ise bu yapılara ek olarak,Rüstem Paşa Külliyesi’nin mektep,çifte hamam,depolar,tabakhane ve dükkânlar içerdiği belirtilmektedir.1550’li yıllarda inşa edilmiş olan külliyeden bugüne sadece cami,yeniden inşa edilmiş hamam ve kısmen medrese ulaşabilmiştir.Rüstem Paşa Camii’nin dikdötgen bir altyapı üstünde yükselen tek ve büyük kubbesi ile hem dış görünüşünde,hem de iç mekânında etkileyicidir.Yapımının tamamlandığı 1552 yılından,etrafı yüksek binalarla sarıldığı yakın dönemlere kadar,bulunduğu tepe üstünden hâlâ Tekirdağ Limanı’na hakim,etkileyici bir görünüme sahiptir.Aslında mütevazi ölçülerde yapılmış olan cami,ilginç biçimde ön cephede iki sıra anıtsal revakla çevrelenir.Caminin iç mekânı sade, ancak büyük boyutlu kubbesinin varlığıyla etkileyicidir.1841 yılında batı etkisindeki süsleme anlayışıyla yenilenmiş olan iç mekân süslemeleri klâsik dönemi yansıtmaz.Caminin kapısı,mihrabı ve mermer minberi ise klâsik dönemden dengeli ve ince işçilikli kompozisyon örnekleridir.Dış cephede kubbeye geçişteki düzensizlikler,bazı araştırmacıların,Sinan’ın binanın inşasındaki rolünü sorgulamasına neden olmuştur.Merkezi bir cami olduğundan gün içinde sürekli açık tutulmaktadır...